4 Haziran 2017 günü saat 21.30 sırası, arkadaşım Süreyya Çarbaş ile gece yürüyüşten dönüyoruz.
Atatürk evi yanından geçen Mumcu'yu Çaykara'ya bağlayan dar cadde
çok kalabalık.
Bu arada yatsı ezanı okunmaya başlıyor ve teravih namazı için millet Y. Mumcu Camisine giriyor.
İşte tam da bu sırada kulakları adeta sağır eden bir patlama ile herkes irkiliyor.
İşyerlerinde olanlar dışarı fırlıyor.
Kadınlar, çocuklar ağlıyor, bağırıyor.
Yediden 70'e herkes şok içinde.
Ancak etrafta ne bir ateş ne de bir duman var.
Bu an eski bir Murat/ Doğan otomobil yanımızdan geçiyor.
Herkes patlamanın, yaşlı ve her tarafı dökülen otomobilden geldiğini anlıyor.
Kalabalığın içinden orta yaşlı, sakallı biri, hemen otomobili durduruyor.
Sürücüye "Kenara çek, in aşağı" diyor.
Çaykara iş hanının altındaki otopark önüne otoyu çektiriyor.
"Haydi bir daha egzoz patlat bakalım” diye sürücüye söyleniyor.
Otomobilden dört genç iniyor, durduran kişi konuşmaya devam ediyor:
- Ya kadınlar çocuk düşürseydi. Ne hakkın var, milleti korku ve endişeye düşürmeye.
Atatürk Evi köşesindeki çoğu kadın olan kalabalık grupta bulunanlardan bazıları sesten rahatsızlanmış.
Egzoz patlatan otomobilden inen gençler ise sus pus olmuşlar.
Yoldan geçenler, otodakilere müdahale eden kişiye bakışlarıyla 'teşekkür' ediyorlar.
Rengi kaçmış bir kadın:
- Ödüm patladı. Bir bardak su verin.
Bir başkası, şöyle diyor:
- Yahu arkadaş egzoz patlatmak, milleti korkutmak, rahatsız etmek suç değil mi? Niye susturucuları çıkarılan otolara kimse müdahale etmiyor?
Günümüzde trafik polisi pek ortalıkta gözükmüyor.
Daha sonra biz olay yerinden ayrıldık, sonra o gençlere ceza yazıldı mı, otomobilleri bağlandı mı bilmiyorum.
SORUMLU MAKAMIN 'DUR' DEMESİNİ BEKLİYORUZ
Bu işin sorumluluğu Trafik Şube Müdürlüğünde mi, Büyükşehir Belediyesine bağlı Trafik Zabıtasında mı?
Egzoz patlamalarından, susturucusu olmayan otomobillerden rahatsız olanların sayısı çok fazla.
Sanki, caddelerde jet uçakları alçaktan uçuş yapıyor.
Ayrıca Atatürk Üniversitesi yerleşkesinde susturucuları olmayan otomobillerin yarışları var.
Acil olarak sorumsuzca davranarak halkı tedirgin edenlere 'Dur' denilmesini istiyoruz.
Peki kim yapacak, bu kuralsızların denetimini?
Başkalarını rahatsız ederek korkutarak sözde mutlu olduğunu sananlara hangi makam müdahale edecek?
FACEBOOK YORUMLAR