Halk Günü toplantısı ve Azizoğlu gerçeği
Seyfettin Azizoğlu, yaklaşık 15 aydan beri Erzurum Valisi olarak görev yapıyor.
Bir bakıyorsunuz, açılış törenine giderken makam otomobilinde inmiş ata binmiş.
Bir başka gün, ağır işleyen bürokrasi engelini aşmak için ‘yazışmaları sonra yaparsınız’ diyor ve telefonla sorunların giderilmesini istiyor.
Gerekçesi de hazır: “Yatırımcı, sermaye ürkektir, ilgi ister.”
Çok doğru vallahi, “Turist de öyledir.”
Ruslar ve Hollandalıların ardından İranlıları da elimizden kaçırmadık mı?
Neyse lafı uzatmayalım.
AZİZOĞLU YOĞURDU NASIL YİYOR?
Ne demiş atalarımız: ‘Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır.’
İşte tam Azizoğlu için söylenmiş bir atasözü.
Geldiği günden beri farkındalık yaratıyor ve halkla bütünleşiyor.
Devlete ulaşmak isteyenlere o gün, resmen gün doğuyor.
23 Ağustos’taki ‘Halk Günü’ toplantısını, bir haberci gözüyle ve merakla izledim.
Halk gününe katılacak vatandaşlar, başvuruda bulunarak isimlerini yazdırıyor.
Saat 11.00 olmadan Vali Azizoğlu, toplantıyı başlatıyor.
Salonun sağ tarafında çeşitli kurumlardan gelen temsilciler var.
Vali Azizoğlu, önce vatandaşın derdini dinliyor.
Hemen ilgili kurumdan görüş alıyor ve ne yapılacağı konusunda anında karar veriyor.
“AFGANLIYIM” DEMESİ YETTİValilikteki salonda adeta boş yer yok.
Ama kadınların sayısı erkeklere oranla çok fazla.
Gördük ki kadınlar, dertlerini anlatmakta erkeklere oranla daha özgüvenli.
Herkes açıkça uğradığı haksızlığı, sıkıntısını veya derdini aktarıyor.
Aralarında yabancılar bile var.
Bir kadının “Afganlıyım” demesi yetti.
Vali Azizoğlu, hemen talimat yağdırdı:
– Tüm Afganlılara gıda paketleri hazırlayın. Sağlık taramasından geçirilsinler. Ayrıca harçlık verelim. Bunların hepsi bayramdan önce yapılsın.
VALİ, TORPİL OLDU
Bir başka kadın, Atatürk Üniversitesine bağlı BESYO’dan mezun olmuş.
Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölümünü 5 yıl önce bitirmiş, ama işi yok.
Evli olduğuna işaret eden türbanlı genç arkadaş, Vali Azizoğlu’nun “Niye iş bulamadın?” sorusuna şöyle karşılık verdi:
– Birilerinin devreye girmesi gerekiyor.
Vali Azizoğlu, nezaketle sordu:
– Ben mi devreye gireyim?
– Vallahi çok iyi olur…
– Tamam…
Kadın sevinç ve mutluluktan adeta uçtu.
APARTMANLARIN ALTI KAHVE OLMASINApartmandaki kadınlar adına konuştu bir hanım efendi.
Vali Azizoğlu’na önce ‘halk günü’ için teşekkür etti.
Sonra, semtini, ilçesini söyledi ve derdini şöyle detaylandırdı:
– Apartmanların altında kahvehane istemiyoruz. Apartmanda oturan 170 kişinin imzasını topladık. Kahvenin kapatılmasını istiyoruz. Çünkü, yaşam alanımızı daraltıyor.
Bundan önemli gerekçe mi olur?
Vali, konuyla ilgileneceğini bildirdi.
“BİZ HALLEDİRİZ HANIMEFENDİ”
Eşini kan davasından 10 yıl önce kaybetmiş, 3 yetim çocuğu ile yaşayan bir başka kadın söz aldı.
Çocukları okula başlayacakmış, bir anne olarak destek verilmesini istedi:
– Çocuklarımı okutmak için 10 yıldır mücadele veriyorum. Liseye gidecekler. Şimdi okul, kitap, forma, servis masrafını nasıl karşılayacağımı bilemiyorum.
Vali Azizoğlu, hemen karşılık verdi:
– Biz karşılarız hanımefendi.
Vali, ardından ilgililere talimatını aktardı:
– Hemen halledilsin.
EVİ YANAN KADININ YÜZÜ GÜLDÜDul bir kadın, 10 ay kadar önce evinin yandığını bildirdi.
Şimdi kirada oturuyormuş, evinde eşyası yokmuş.
İsmi lazım değil, belediyenin biri eşya göndermiş.
“Eşyaların hepsi çok eski çıktı. Çöpe attım” diyen kadının yüzü Vali Azizoğlu’nun şu açıklamasıyla güldü:
– Eşyaları sen seçeceksin. Bayramdan önce evine eşyalar gelecek. 500 TL’de bayram harçlığı vereceğiz.
İŞTEN ATILAN ANTRENÖR
Ve de haberlere giren Yüzme Antrenörü Tuğba Tatlısu. Görevine son verilmiş. Ders verdiği çocukların anneleri destek için yanında. Zaten önce bir anne Tuğba’ya sözcülük etti. Sonra o anlattı yaşadıklarını. Vali Azizoğlu da “Merak etme, ilgileneceğim” diye umut verdi.
DENEYİMLİ YÖNETİCİŞanlıurfa’da görevli kardeşinin tayininin Erzurum’a alınmasını isteyen bir genç kızı, babasının evine elektrik çekilmesini isteyen Rizeli arıcının oğlunu, işitme engelli oğluna iş isteyen çarşaflı bir anneyi, malulen emekli olmak isteyen bir genç adamın sorunlarını sabırla, hoşgörüyle dinleyen Vali Seyfettin Azizoğlu, bir saat içinde deneyimini konuşturdu.
SÖZÜN ÖZÜ
BİR: Onlarca vatandaş, en yetkili makam sahibine derdini anlattı.
İKİ: Herkes problemini büyük bir ölçüde çözüme kavuşturdu.
ÜÇ: Toplantıya katılanlar, “Allah devlete zeval vermesin. Teşekkürler Vali Bey” diyerek huzurdan ayrıldı.
Demek ki, yönetmek, ayrı sanat. Hem de işte bu kadar, basit.
Azizoğlu sayesinde tanıştığımız ‘Halk günü’ toplantıları mutlaka devam etmeli.