MTV %40 Zamlandı!
Maliye Bakanı Naci Ağbal, TBMM'ye sevk edilen Bazı Vergi Kanunları ile Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının içeriğiyle ilgili açıklamalarda bulundu.
Maliye Bakanı Naci Ağbal, bugün TBMM’ye sevkedilen Bazı Vergi Kanunları ile Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının içeriğiyle ilgili yaptığı açıklamada, “2017 yılında vergi dilimlerindeki artış nedeniyle asgari ücretin 1.404 liranın altına düşmemesi için yasal düzenleme yapılmaktadır. 2017 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile Hazine Müsteşarlığına verilen borçlanma yetkisi Yeni Orta Vadeli Program ile revize edilen Bütçe-Hazine nakit dengesi hedefleri çerçevesinde 37 milyar lira yukarı çekiliyor” ifadelerini kullandı.
2018 yılı merkezi yönetim bütçesine yeni gelir kaynaklarının oluşturulduğunu belirten Ağbal, şunları kaydetti:
“Bütçeden savunma ve güvenlik harcamalarına yeni kaynaklar geliyor. Ülkemizin güvenliği için gerek içeride gerek dışarıda güvenlik güçlerimiz yoğun bir mücadele veriyor. Gerek silahlı kuvvetlerimiz gerek emniyet güçlerimiz hem terörle mücadele ediyor hem de Irak ve Suriye’de devam eden güvenlik risklerini büyük bir başarı ile yönetiyor. Ayrıca artan jeopolitik-güvenlik riskleri savunma ve güvenlik birimlerimizin silah-teçhizat kabiliyetlerinin artırılması ve modernize edilmesini zorunlu kılıyor. Bu çerçevede artan ihtiyaçları karşılamak üzere Savunma Sanayi Müsteşarlığı bünyesinde olan savunma sanayi fonuna yeni kaynaklar oluşturmak üzere aşağıdaki düzenlemeler yapılmaktadır. Finans kuruluşlarının kurumlar vergisi oranı 2 puan artırılıyor. Bankalar, finansal kiralama şirketleri, faktoring şirketleri, finansman şirketleri, ödeme ve elektronik para kuruluşları, yetkili döviz müesseseleri, varlık yönetim şirketleri, sermaye piyasası kurumları ile sigorta ve reasürans şirketleri ve emeklilik şirketlerinin kurum kazançları üzerinden ödeyecekleri kurumlar vergisi oranı yüzde 20’den yüzde 22’ye çıkarılıyor. Dağıtılmayan kurum karlarına, bu karları üzerinden yüzde 1 vergi getiriliyor. Şirketlerin elde ettikleri karlardan ortaklarına dağıtmadıkları kısım için hali hazırda gelir vergisi kesinti yapılmamaktadır. Yapılan düzenleme ile sermayeye eklenen kar payları hariç, dağıtılmayan karlardan yüzde 1 oranında gelir vergisi stopajı yapılması öngörülüyor. Kurumların gayrimenkul satış kazançlarında uygulanan yüzde 75 kazanç istisnası oranı yüzde 50’ye düşürülüyor. Şirketler, aktiflerinde 2 yıldan fazla tuttukları gayrimenkulleri elden çıkarmaları halinde elde edilen kazancın yüzde 75’i kurumlar vergisinden istisnadır. Yapılan düzenleme ile istisna oranı yüzde 50’ye indiriliyor. Gelir vergisi tarifesinde üçüncü dilimdeki yüzde 27 olan oran yüzde 30’a çıkarılıyor Ücret gelirleri için 1 Ocak 2018 tarihinden, diğer gelirler için ise 1 Ocak 2017 tarihinden geçerli olmak üzere gelir vergisi tarifesinin üçüncü diliminde yer alan gelirler için vergi oranı yüzde 27’den yüzde 30’a çıkarılıyor. Kira gelirlerinin beyanında kira gelirinden yüzde 25 oranında uygulanmakta olan götürü gider oranı yüzde 15’e düşürülüyor. Kira geliri elde edenler, elde ettikleri geliri beyan ederken yıl içinde yaptıkları giderlere karşılık gelirlerinin yüzde 25’i oranında götürü gider indiriminden yararlanabiliyorlar. Yapılan düzenleme ile bu oran yüzde 15’e düşürülüyor. Kira geliri elde edenlerin gerçek gideri daha fazla ise her halükarda gider olarak indirmeye devam edebilecekler.”
"2018 yılında binek otomobiller için ödenecek Motorlu Taşıtlar Vergisi yüzde 40 artırılıyor”
“2018 yılında binek otomobiller için ödenecek Motorlu Taşıtlar Vergisi yüzde 40 artırılıyor” diyen Ağbal, “2018 yılı Ocak ve Temmuz aylarında ödenecek motorlu taşıt vergisi tutarları değiştirilerek 2017 yılında ödenen motorlu taşıtlar vergisine göre yüzde 40 oranında artırılıyor. 2018 yılından sonra tescil edilecek binek otomobillerin motorlu taşıtlar vergisinin hesabında aracın motor silindir hacmi yanında değeri de dikkate alınmaya başlanıyor. Taşıtın değerine göre artırımlı motorlu taşıtlar vergisi geliyor. 2018 yılından sonra satın alınacak binek otomobillerin motorlu taşıtlar vergisinde değer bazlı yeni bir sisteme geçiliyor. Vergilemede motor silindir hacmi yanında aracın değeri de bir ölçüt haline getiriliyor. Belirlenen değerlerin üzerinde taşıt değerine sahip araçlarda vergi tutarlarının yüzde 10 veya yüzde 20 daha fazla olması öngörülüyor. Bu uygulamaya 1 Ocak 2018 tarihinden sonra başlanacak. Çekilişlerden ve şans oyunlarından elde edilen gelirlerin vergilendirilmesinde yüzde 10 olan veraset ve intikal vergisi oranı yüzde 20’ye çıkarılıyor. Yapılan bu düzenlemeler sonucunda elde edilen ilave gelirden Savunma Sanayi Fonuna ilave gelir sağlamak üzere, Savunma Sanayi Fonuna bütçeden aktarılacak paylara ilişkin yasal düzenleme değiştiriliyor. Bu çerçevede 2018 yılında Savunma Sanayi Fonuna 8 milyar lira ilave gelir sağlanması bekleniyor” açıklamasında bulundu.
Ağbal, açıklamasına şöyle devam etti:
“Kola üzerinden yüzde 25 oranında alınan özel tüketim vergisi yılbaşından itibaren meyveli gazozlar ile enerji içeceklerinden de alınmaya başlanacak. Bu düzenleme sonucunda bütçeye 500 milyon lira gelir sağlanması bekleniyor. Makaron (sigara kağıdı), özel tüketim vergisi kapsamına alınıyor ve 20 adet makaron için 2,12 TL özel tüketim vergisi getiriliyor. Kefalet sandığının ve Türk Patent ve Marka Kurumunun elinde bulunan ihtiyaç fazlası kaynaklar bütçeye aktarılıyor. Kefalet sandığının 480 milyon lira, Türk Patent ve Marka Kurumunun 150 milyon lira ihtiyaç fazlası nakit varlığı 2018 yılında Merkezi Yönetim Bütçesine aktarılacak. Kültür Bakanlığı bünyesinde işletilen özel hesap kapatılarak bütün gelirleri bütçeye aktarılıyor.”
Kamu taşınmazlarının ekonomiye kazandırılarak bütçeye kaynak oluşturulması için önemli düzenlemeler yapıldığını kaydeden Ağbal, “Kamu lojmanları satışa çıkıyor. Elde edilen gelir hem bütçeye kaynak olacak hem de gerekli olan yerlerde yeni lojmanların yapımında kullanılacak. Kamunun elinde çok sayıda lojman olarak kullanılan eski binalar var. Bunların depreme dayanıklılığı da söz konusu değil. Esasen bu binaların yıkılması gerekir. Bazen de şehirlerin merkezi noktalarında kalmış lojmanlar var. Bunların da buralardan kaldırılması lazım. Bu lojmanların birçoğunun ne tapusu ne de oturma ruhsatı var. Bakım masrafları da yüksek. Hükümet olarak bu durumda olan lojmanlarla ilgili yeni bir yasal düzenlemeyi Meclise getiriyoruz. Asgari 10 yıldan fazla ömrü olan, şehir merkezlerinde kalan kamu lojmanlarını Maliye Bakanlığı marifetiyle elden çıkaracağız. Esasen bu binalar, satın alındıktan sonra kullanılmayacağı için yıkılıp yerlerine yeni binalar yapılacak. Bu yerleri, ihale ile en fazla bedeli verene satacağız. Kat mülkiyeti tapusu olan lojmanlarda, içinde oturan memurlarımız da ihalede oluşan en yüksek bedeli verirse öncelikle onların alım hakkı olacak. Tabi burada savunma, güvenlik, adalet gibi birimlerin kullanıldığı yerler için bu satış söz konusu olmayacak. Bu lojmanların satışlarından elde edilen gelirler, yine öncelikle yeni lojmanların yapımında kullanılacak. Hazineye ait olup, belediye mücavir alan sınırlar içinde tarımsal amaçlı kullanılan arazilerin kullanıcılarına doğrudan satışının önü açılıyor. Satın alınan araziler sadece tarımsal amaçlı kullanılacak. 2011 yılında 2B Kanunu çıkardık. Bu kanunla belediye mücavir alan sınırları dışında bulunan tarım arazilerinin kullanıcılarına doğrudan satışına imkan veren bir düzenleme yaptık. Başarılı bir düzenleme oldu. Bu arada, belediye mücavir alan sınırları içinde olan ve tarım arazisi olarak kullanılan Hazineye ait yerlerin satışına ilişkin yoğun talepler oldu. Torba yasa tasarısında yapacağımız düzenleme ile bu taşınmazların da kullanıcılarına doğrudan satışına imkan sağlayacağız. Ancak bu defa taşınmazı piyasa fiyatı ne ise o fiyattan satacağız. Bizden bu yeri alan vatandaş da bu araziyi sadece tarımsal amaçlı olarak kullanmaya devam edecek” ifadelerini kullandı.
"Turizm yatırımcıları kira sürelerini 49 yıla uzatabilecekler"
Turizm yatırımcılarına büyük bir fırsat getirildiğini söyleyen Bakan Ağbal, “Turizm yatırımcıları kira sürelerini 49 yıla uzatabilecekler, isterlerse tesislerin olduğu yerleri satın alabilecekler. Sahillerimizde birçok yerde turizm işletmeleri Hazineden aldıkları yerler üzerinde otel yatırımlarını yaptılar, buraları kullanıyorlar. Hazineden alırken 49 yıla kadar irtifak hakkı tesis edilmiş. Ancak şimdi görüyoruz ki bunların birçoğunun süresi bitmeye yakın. Beş yıl, on yıl süresi kalan işletmeler var. Bu işletmelerimiz buralarda yatırım yapmak istiyor. Bankalardan kredi kullanmak istiyorlar, süre çok az kalınca bu imkanları kullanamıyorlar. Hükümet olarak turizm sektörünün içinde bulunduğu durumu da dikkate alarak bu işletmelerimize bir imkan getirmek istedik. Meclise sevk ettiğimiz yasa tasarısında bu konuya ilişkin düzenleme yaptık. Bu düzenleme yasalaşırsa, 49 yıllık kira süresinin bitimine ne kadar kalırsa kalsın yeniden kira süresini 49 yıla tamamlayacağız. Yatırımcımız isterse, bu yeri bedelini ödeyip satın da alabilecek. Böylece ülkemiz ekonomisine önemli katkılar sağlayan bu turistik tesislerde yeni yatırımlar yapılacak, Türk turizmi kazanacak. Maliye Bakanlığından irtifak hakkı ile yer kiralayanlar, bu yerleri satın almak istediklerinde en fazla 2 yıl vade ile satın alabilirken yapılan yasal düzenleme ile bu süre 5 yıla uzatılmaktadır. Hazine taşınmazları üzerinde izinsiz yapılan binaların sahiplerine bu taşınmazlar doğrudan belediyeler üzerinden satılmaktadır. Mevcut düzenlemede bu yapıların 19 Temmuz 2003 tarihinden önce yapılmış olması gerekmektedir. Yapılan düzenleme ile bu tarih 31 Aralık 2009’a çekilmektedir” dedi.
Belediyelerin emlak vergisi değerlerinde yaptıkları aşırı artışlara karşı vatandaşı korumak üzere tavan uygulamasına geçildiğini aktaran Ağbal, “2017 yılında bütün belediyeler arsa ve arazilerin emlak vergisine esas kıymetlerini komisyonlar vasıtasıyla yeniden belirlemiştir. Belirlenen bu kıymetler gelecek sene vatandaşlarımızın ödeyeceği emlak vergisinin hesabında kullanılacak. Aşırı, astronomik olarak belirlenen kıymetlerin önüne geçmek için 2017 yılında arsa veya arazi değeri neyse 2018 yılı için yapılacak değer artışı hiçbir şekilde bu değerin yüzde 50’sini geçemeyecek şekilde yasal düzenleme yapılmaktadır. Telekom sektörünün kamuya olan yükümlülükleri ile ilgili köklü değişikliklere gidiliyor. Yüzde 25, yüzde 15 ve yüzde 5 şeklinde farklı oranlarda uygulanan özel iletişim vergisi, yüzde 7,5 olarak tek oranda birleştiriliyor. Cep telefonu görüşmelerinden yüzde 25 oranında, sabit telefon görüşmelerinden yüzde 15 oranında ve data ve internet hizmetlerinden yüzde 5 oranında alınan özel iletişim vergisi, yüzde 7,5 olarak tek oranda yeniden düzenleniyor. Böylece vatandaşlarımız telekom hizmetlerinin vergilendirilmesindeki karmaşık yapıdan kurtuluyor ve vergi oranları aşağı indiriliyor. Telekom sektöründeki operatörlerin aylık net hasılatları üzerinden yüzde 5 oranında telsiz ücreti alınacak. Halihazırda Telekom Operatörleri kurdukları TrX cihazların adedine bağlı olarak Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna telsiz ücreti ödüyor. Yapılan değişiklikle cihaz başına alınan telsiz ücreti yerine operatörlerin aylık net hasılatları üzerinden yüzde 5 oranında telsiz ücreti alınması sağlanıyor” açıklamasında bulundu.
Ağbal, şunları kaydetti:
“Ön ödemeli hatlardan alınacak özel iletişim vergisi sağlanan hizmete göre farklılaştırılıyor. Yurtdışında gerçekleşen telefon konuşmaları ve data hizmetleri için yurtdışındaki operatöre ödenen bedeller üzerinden KDV ve Özel İletişim Vergisi alınmayacak. Vatandaşlarımız yurtdışında yaptıkları görüşmelerden dolayı yurtdışındaki operatörlere yapılacak ödemeler üzerinden KDV ve özel iletişim vergisi ödemekten kurtuluyor. Telefon operatörlerinden alınan Hazine payının takip ve tahsil yetkisi, Hazine Müsteşarlığından alınarak Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna veriliyor. Eksik ödenen Hazine payı tutarı üzerinden hesaplanan 3 kat ceza 1 kata indiriliyor. Hazine Müsteşarlığı tarafından yapılan hazine payı denetimlerinin Maliye Bakanlığı tarafından yapılması sağlanıyor. Eksik ödendiği için ilave olarak talep edilen hazine paylarına ilişkin devam eden davaların sonlandırılması için mevcut davalardan feragat edilmesi koşuluyla alacak aslının tamamı ile gecikme faizi yerine Yİ-ÜFE ödenmesi, 3 kat ceza ve buna bağlı faizlerin silinmesi yönünde Kanun düzenlemesi yapılıyor. Makinalararası iletişim sağlanması amacıyla tesis ettirilen Telekom aboneliğinde telsiz ücretine muafiyet getiriliyor. “
Finans sektörüne yeni vergi kolaylıklarının yolda olduğunu kaydeden Bakan Ağbal, “Bankalar tarafından yapılan türev işlemlerde BSMV istisnası getiriliyor. Finansal kiralama ve finansman şirketlerine özel karşılık ayırma ve bu karşılık tutarı kadar vergi matrahından indirme imkanı getiriliyor. Finansal kiralama ve finansman şirketlerine bankalar gibi takip sonucu elde ettikleri taşınmazların satışı kapsamında oluşan kazanca vergi istisnası getiriliyor. Kamu özel işbirliği projelerinin finansmanında yurtdışından kaynak teminini kolaylaştırmak amacıyla özel amaçlarla kurulan şirketler kanalı ile getirilecek finansman için düzenlenecek sözleşmelerden damga vergisi ve harç alınmaması öngörülüyor” dedi.
Gümrük vergisinde muafiyetlerin kaldırıldığını belirten Ağbal, “Gümrük vergisinden muaf olan ürünler için muafiyetler kaldırılmakta, bunun yerine vergi had ve nispetleri sıfır olarak belirlenmektedir. Böylelikle dış ticaret politikasının gerekleri çerçevesinde Bakanlar Kuruluna bu ürünler için de vergi getirme imkanı sağlanıyor” açıklamasında bulundu.
“Engellilere sağlanan ÖTV’siz binek aracı alma imkanı vergisiz fiyatı 70 bin liranın altına olan araçlarla sınırlandırılıyor” diyen Ağbal, şöyle devam etti:
“Ekonomik ve finansal istikrarın korunmasına yönelik düzenlemeler yapılıyor. Şirketlerin döviz cinsinden borçlanmalarını takip etmek ve döviz borçlanmasına ilişkin riskleri belirleyip ona göre para politikası tedbirleri almak amacıyla Merkez Bankasına bilgi toplama yetkisi veriliyor. Yurt dışında yatırım yapma amacıyla kurulan fonlara, ülkemizde yapacakları yatırımlar kapsamında Hazine Müsteşarlığı bütçesinden kaynak aktarılabilmesine imkan sağlanıyor. Hazine Müsteşarlığı tarafından girişim sermayesi fonlarına ve katılım bankalarının oluşturdukları fonlara kaynak sağlanabilmesi amacıyla yasal düzenleme yapılıyor. Sermaye piyasalarının derinleştirilmesi ve araç çeşitliliğinin artırılması amacıyla kitle fonlama platformları üzerinden sermaye piyasalarında kaynak toplanmasına imkan sağlanıyor.”
Ağbal, yatırım, üretim ve istihdamı teşvik etmek amacıyla önemli düzenlemeler yapıldığını belirterek, “Teknoloji geliştirme bölgeleri, organize sanayi bölgeleri, serbest bölgeler ve yerleşim alanları içerisinde bulunan sanayi sitelerinin ve münferit sanayi işletmelerinin yerleşim yeri dışına çıkarılması için kuruluş ve genişleme aşamalarında ihtiyaç duyulan mera vasıflı yerlerin tahsis amacı değişikliklerinde yirmi yıllık ot bedelinin alınmaması öngörülüyor. 15 Nisan 2000 tarihinden önce OSB’lerde bağımsız bölüm oluşturularak birden fazla kiracıya kiralanan tesislerin, yapı kullanma izni, işyeri açma ve çalışma ruhsatı alınmış ya da kat mülkiyeti tesis edilmiş olması ve OSB’ce uygun görülmesi şartı ile birden fazla kiracıya kiralanabilmesi sağlanıyor. 4325 ile 5084 sayılı Kanunlar kapsamında yatırım yapmak üzere kendilerine arsa satılan ancak bu yatırımları tamamlayamayanlar için, 2 yıl ek süre verilmesi öngörülüyor. Endüstri bölgeleri sınırları içerisinde yapılacak ve hazırlama usul ve esasları Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından belirlenecek 1/5000 ölçekli nazım imar plânı ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ve parselasyon planları ve değişiklikleri ile alt yapı ile ilgili etüt, harita, plan ve projelerin Bakanlık tarafından onaylanması, onaylı imar ve parselasyon planlarının Bakanlık internet sitesinde bir hafta süre ile ilan edilmesi, itiraz olmaması halinde ilan süresinin sonunda yürürlüğe girmesi sağlanıyor. Türk Patent ve Marka Kurumunun yurtiçinde veya yurtdışında şirket kurabilmesi ve kurulmuş şirketlere ortak olabilmesi sağlanıyor. Sanayi işletmelerinin üretimleri sonucunda nihai sanayi malı hüviyetine kavuşmuş bir ürünün alım veya satımının borsa tesciline tabi olmaması ve muamele tescil ücreti ödenmemesi sağlanıyor. Kooperatiflerin ortak dışı işlem yapmaları halinde vergi muafiyetinin kalkmaması, buna karşılık ortak dışı işlemlerin ayrı bir iktisadi işletme olarak değerlendirilip vergilendirilmesi öngörülüyor. Şehir içinde kalmış sanayi sitelerinin taşınmasını sağlamak üzere, kalkınmada öncelikli illerde kamuya ait yerleri sanayi sitesi yapı kooperatiflerine, belediyelere, il özel idarelerine, büyükşehir belediyelerine bedelsiz devredeceğiz. Diğer illerde ise emlak vergisi değerleri üzerinden peşin veya taksitle ödenmek üzere sanayi sitesi yapı kooperatiflerine, belediyelere, il özel idarelerine, büyükşehir belediyelerine satılmasını sağlayacağız. Kamu ihalelerinde istekli ve yüklenicilerin, sigorta şirketlerinden alacakları kefalet senedini teminat mektubu olarak verebilmelerine imkan sağlanıyor. Tehlikeli ve çok tehlikeli işlerle ilgili mesleklerde çalışanların, Mesleki Yeterlilik Kurumu Kanunu kapsamında yetkilendirilmiş kuruluşlarının gerçekleştireceği sınavlarda başarılı olmaları halinde 31 Aralık 2017 tarihine kadar tamamı İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanan belge masrafı ile sınav ücretlerinin, 31 Aralık 2019 tarihine kadar karşılanmaya devam edilmesi sağlanıyor” ifadelerini kullandı.
Vergi mükelleflerine büyük kolaylıkların yolda
Vergi mükelleflerine büyük kolaylıkların yolda olduğunu bildiren Ağbal şunları kaydetti:
“Yapılan düzenlemelere göre; Vergi daireleri tarafından mükellefle yapılan her türlü işlemin elektronik ortamda yapılmasına imkan veren yetki düzenlemesi yapılmaktadır. Mükellefler vergi dairesine gitmeden bütün işlemlerini elektronik ortamda yürütebileceklerdir. Böylece Maliye Bakanlığı e-devlet uygulamalarında yeni dönemin öncüsü sayılabilecek bir uygulamayı başlatıyor. Yurtdışında düzenlenmiş banka kartlarının vergi borçlarının ödenmesinde kullanılması halinde bankaların bu ödemeler üzerinden komisyon almasına imkan sağlanmaktadır. Gerçek kişiler için ikametgah adresi olarak MERNİS adresinin tebligat adresi olarak kullanılmasına imkan sağlanmaktadır. Vergi borçlarını süresinde ödemeyen mükelleflere yapılan ödeme emri tebligatlarında ödeme veya mal bildiriminde bulunma için öngörülen 7 günlük süre 15 güne çıkarılmaktadır. İhtiyati haciz ve ihtiyati tahakkuk uygulamalarında, bu işlemlere karşı dava açma süreleri 7 günden 15 güne çıkarılmaktadır. Vergi borçlarını süresinde ödemeyen mükelleflere bu borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları için verilen 7 günlük süre mükelleflere yardımcı olmak amacıyla 15 güne çıkarılmaktadır. Transfer fiyatlandırması ile ilgili yöntem belirleme anlaşmalarında (Peşin Fiyatlandırma Anlaşmaları) alınmakta olan 57 bin TL harç kaldırılmaktadır.”
“Kayıtdışılık ile mücadele ve tahsilat etkinliğinin artırılması için düzenlemeler yapılıyor” ifadesini kullanan Ağbal, “Vergi borcu yoktur uygulamasının yapıldığı kamu kurumlarının kapsamı genişletilmektedir. Elektronik ticarette vergi güvenliğini sağlamak amacıyla; internet ortamında yürütülen ticari faaliyetlere ilişkin bu işleri yürütenler tarafından Gelir İdaresi Başkanlığına bildirimde bulunma yükümlülüğü getirilmektedir. Elektronik ortamda yurtdışından Türkiye’deki nihai tüketicilere hizmet sunanlara KDV bakımından Türkiye’de vergi mükellefi olma zorunluluğu getirilmektedir. Gelir İdaresi Başkanlığının kayıt dışı ekonomi ile mücadele ve tahsilat etkinliğini artırmak amacıyla çeşitli kaynaklardan veri toplaması ve bunu risk analizine tabi tutabilmesi imkanı getirilmektedir. Gelir İdaresi Başkanlığı ile SGK’nın mükelleflere yapacakları iade sırasında diğer idarenin alacağı varsa yapılacak iadeden mahsup edilmesi öngörülmektedir” dedi.
Bakan Ağbal, kamu harcamalarının yönetiminde etkinliği sağlamak üzere düzenlemeler yapıldığını belirterek, şöyle devam etti:
“Maliye Bakanlığı kamu kurumlarının taşeron işçi çalıştırmaları halinde sözleşmede çalışanların ücretlerine ilişkin tavan belirleme yetkisi almaktadır. Maliye Bakanlığının kamu harcamalarında e-devlet uygulamalarını yaygınlaştırması için ilave yetkiler verilmektedir. Belediye meclislerine eğitim kurumlarına, yurtlara, okul pansiyonlarına ve hastanelere indirimli veya bedelsiz su teminine imkan sağlanmaktadır. Kamu kurum ve kuruluşlarına uygulanan su ve atık su tarife ücretinin tüketim miktarına bakılmaksızın sabit tarife ücreti olarak belirlenmesi ve konutlar için belirlenen en düşük su ve atık su tarife ücretinden yüksek olmaması hususu düzenlenmektedir. Belediyelerin temiz şebeke suyu hizmeti veremediği yerleşim yerlerindeki kamu kurumlarından herhangi bir ad altında ücret talep etmemeleri, kamuya ait eğitim kurumları, yurtlar, okul pansiyonları ve hastanelerden abonelik, açma kapama, bağlantı, teminat, güvence bedeli, katılma payı ve benzeri ad altında herhangi bir ücret talep etmemeleri sağlanmaktadır.”
“Kaçak sarmalık tütün ticareti ile mücadele için kapsamlı düzenlemeler yapılmaktadır” diyen Ağbal, “Tütün üretiminde açık artırma sistemi kaldırılmakta, tütün üretiminin sadece sözleşmeli olarak yapılmasına izin verilmekte, sözleşmeli üretim dışında tütün üretene idari, ticaretini yapanlara adli cezai müeyyide getirilmektedir. Sözleşmeli olarak ürettiği tütünü alıcısına satmayıp, yasa dışı yollardan satmak isteyenlere idari para cezası getirilmektedir. Makaron veya yaprak sigara kağıdına ticari amaçla sarmalık kıyılmış tütün doldurulması, satılması, bulundurulması ve nakledilmesi yasaklanarak; yasağa aykırı hareket edenlere cezai müeyyide öngörülmektedir. Kendi ihtiyacı için 50 kilograma kadar üretenler hariç olmak üzere, uygulanan idari para cezasının tek kademe olarak uygulanması düzenlenmektedir” açıklamasında bulundu.
Ağbal, ısıtma yöntemi ile sigara üretimine imkan veren yasal düzenleme yapıldığını kaydederek, sadece işleyip tekrar ihraç etmek üzere tütün işleme fabrikalarına tütün ithalat izni verildiğini ifade etti. Arazi toplulaştırma projelerinin hızlandırılması amacıyla önemli düzenlemeler yapıldığını da söyleyen Ağbal, “Tarım Bakanlığına arazi toplulaştırma projelerinin uygulanması esnasında süreci hızlandırmak için yeni yetkiler verilmekte ve arazi toplulaştırmasına ilişkin yapılan işlemler üzerindeki vergiler kaldırılmaktadır” dedi.
Madenciliğin gelişmesi ve maden sahalarının etkin kullanımı sağlamak amacıyla önemli değişiklikler yapıldığı bilgisini de veren Ağbal, “Maden ruhsatlandırma işlemlerinde ÇED raporu hazırlanmasında kamu kurumlarının işlemlerini 3 ay içinde bitirmeleri yönünde düzenleme yapılmaktadır. Belirli hallerde ÇED raporunun aranmaması hususu düzenlenmektedir. Maden arama ruhsatı alan ancak arama döneminde gerekli çalışmaları yapmayan ruhsat sahiplerinin arama ruhsatlarının iptaline yönelik düzenleme yapılmaktadır. Maden işletme ruhsatı alan ancak yeterli üretim yapmayan ruhsat sahiplerinin ruhsatlarının iptal edilmesi hususu düzenlenmektedir. Orman sahası içinde yer alan maden sahalarının kullanımında orman arazi bedeli veya herhangi bir bedelin işletme döneminin ilk on yılı için alınmaması öngörülmektedir. Türkiye Taşkömürü Kurumu ile Türkiye Kömür İşletmelerinin, uhdelerinde bulunan maden ruhsatlarını işletme, işlettirme, bunları bölerek yeni ruhsat talep etme ve bu ruhsatları ihale etme yetkisi verilmektedir” ifadelerini kullandı.
Ağbal, Fatih Projesinin hizmet alımı yolu ile uygulamaya girebilmesi için vergi kanunları ile diğer ilgili mevzuatta kolaylıklar sağlandığını da kaydetti.
Yapılan diğer düzenlemeler
Bakan Ağbal, diğer düzenlemeleri ise şöyle sıraladı:
“Türk Ticaret Kanunundaki yapılan değişikliklere paralel olarak Merkez Bankası içinde yer alan denetleme kurulu kaldırılmaktadır. Mevsimlik tarım işçisi olarak bir başka ilde çalışmak amacıyla geçici olarak yer değiştirenlerin kimlik bildirimlerinin bu kişilerin yaşadıkları geçici yerleşim alanlarında doğrudan kolluk kuvvetlerince alınması sağlanmaktadır. Bakıma ihtiyacı olan engellilere özel bakım merkezlerinde sunulacak bakım hizmetinin karşılığı olarak belirlenecek kişi başına aylık bakım ücreti tutarı ile bakıma ihtiyacı olan engellinin evde bakımına destek için verilecek aylık sosyal yardım tutarının her yıl Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı tarafından müştereken belirlenmesi öngörülmektedir. Kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilerin mülkiyetinde bulunan taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının korunma ve değerlendirilmesinin,2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu hükümlerine uygun olarak kendileri tarafından sağlanması öngörülmektedir Sulama alanlarında kalan tarım arazilerinin zorunlu nedenlerle tarım dışı amaçlarla kullanılmasının gerektirdiği durumlarda Toprak Koruma Kanunu hükümlerinin uygulanması sağlanmaktadır. Vakıflar Genel Müdürlüğüne ve mazbut vakıflara ait taşınmazların kira süresinin 3 yıldan on yıla çıkarılması sağlanmaktadır. Ayrıca onarım veya inşa karşılığı kiralamalarda; onarım ve inşa bedeli göz önüne alınarak kira süresinin Genel Müdürün onayı ile yirmi yıla, Meclis kararı ile kırk dokuz yıla kadar tespit edilebilmesi imkanı getirilmektedir. Vakıflar Genel Müdürlüğünce vakfiyelerde yer alan hayır şartlarını gerçekleştirmek üzere amacı veya faaliyet konuları arasında eğitim, sağlık, kültür veya sosyal yardım bulunan yurtdışında kurulu tüzel kişilere Başbakan Yardımcısının onayı ile şartlı veya şartsız yardım yapılabilmesi imkanı getirilmektedir. Spor Toto Teşkilat Başkanlığına spor loto ihalesine ilişkin bazı hususlarda ilave yetkiler verilmekte, ihalenin gerçekleşmemesi halinde bir yıla kadar süreyle pazarlık usulü ile hizmet ihalesi yapma yetkisi tanınmaktadır. Devlet desteklerine ilişkin ikinci mevzuatın çıkarılmasına ilişkin sürenin BKK ile belirlenmesi imkanı getirilmektedir. Büyükşehir Belediye Kanununda yapılan değişiklik sonrası köy iken mahalleye dönüşen yerlerde olan ve vergiden muaf işletmelerin bu muafiyetlerinin mahalleye dönüştükten sonra da 2020 yılı sonuna kadar devam etmesi sağlanmaktadır. Belediyelerin sokak aydınlatma giderlerinin Hazine tarafından karşılanmasına ilişkin sistemde değişiklikler yapılmaktadır. TCDD Taşımacılık AŞ’nin kamu hizmet yükümlülüğü süresinin 2020 yılı sonuna kadar uzatılması sağlanmaktadır. Tüketici Koruma Kanununda denetime bağlı olarak ortaya çıkan idari para cezaları, makulleştirmek amacıyla aşağıya çekilmektedir. Kişisel Verileri Koruma Kanununda sistemin işleyişinde ortaya çıkan sorunları çözmek ve sistemi etkin bir şekilde hayata geçirmek için düzenlemeler yapılması öngörülmektedir. DFİF kaynaklarının kullanımında haksız ve yersiz olarak alınan teşvik ve primlerin tahsilinde 6183 sayılı Kanunun uygulanması sağlanmaktadır. Köy yerleşim alanı içinde köy tüzel kişiliğinden satın aldığı arsada evini öngörülen sürede yapmayan veya bedelini ödemeyenlere 31 Aralık 2020’ye kadar ilave süre verilmektedir. Liman sahası içindeki batık gemiler ile havalimanlarında bırakılan uçakların kaldırılmasını sağlamak üzere çerçeve düzenleme yapılmaktadır. Sivil havacılık alanında uçuş emniyetini artırmak üzere kapsamlı düzenlemeler yapılmaktadır. Terörle Mücadele Kanununun ek 1 inci maddesi kapsamında istihdam hakkı bulunan hak sahiplerinin yaş sınırı aranmaksızın bu haktan yararlanması sağlanmaktadır. Baba veya annelerini kaybeden şehit çocuklarımızın kamuda istihdam edilmelerinin; şehit anne, baba ve kardeşlerinin yaş ortalamaları düşünüldüğünde, şehit çocuklarının istihdam hakkından yararlanma yaşı açısından avantajlı olması, birçok şehit kardeşi, annesi ve babasının yaş ortalamasının yüksek olması ve halihazırda iş sahibi olmaları nedeniyle anne, baba ve kardeşlerinin istihdam hakkını kullanmaması durumunda bu hakkın şehit çocukları veya şehidin eşi tarafından kullanabilmesi öngörülmektedir. Terörle mücadele esnasında yaralanan vazife malulleri ile 15 Temmuz Darbe Kalkışmasının bastırılması esnasında yaralananlardan ilköğretim, ortaokul ve ilkokul mezunları memur unvanlı kadro ve pozisyonlara atanamamaktadır. Yapılan düzenleme ile bu kişilerin “hizmetli” unvanlı kadro ve pozisyonlar yerine “memur” unvanlı kadro ve pozisyonlara atanmaları sağlanmaktadır. İşsizlik ödeneği başvurularının izleyen ayın sonuna kadar sonuçlandırılması, işsizlik ödeneğinin, her ayın beşinde aylık olarak işsizin kendisine ödenmesi ve ödeme tarihini öne çekilmesi hususunda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanına yetki verilmesi öngörülmektedir. Atatürk Orman Çiftliğinin Ankara Büyükşehir Belediyesine ANKAPARK alanını 10 yıl süre ile kiralama düzenlemesindeki süre 30 yıla çıkarılmaktadır.”