Erzurum'da 'Yalancı İğde'Ye Kadın Eli
Moğol hükümdarı Cengizhan'ın askerlerinin enerji depolamak için tükettiği, dünyanın farklı ülkelerinde yaşlanmaya karşı kremi üretilen ve çok yüksek oranlarda A, C ve E vitamini içeriğine sahip "yalancı iğde", Erzurum'un Uzundere ilçesindeki kadınlarca dağlardan toplanarak marmelata dönüştürülüyor.
- Moğol hükümdarı Cengizhan'ın askerlerinin enerji depolamak için tükettiği, dünyanın farklı ülkelerinde yaşlanmaya karşı kremi üretilen ve çok yüksek oranlarda A, C ve E vitamini içeriğine sahip "yalancı iğde", Erzurum'un Uzundere ilçesindeki kadınlarca dağlardan toplanarak marmelata dönüştürülüyor.
Uzundere Belediyesi bünyesinde İŞKUR aracılığıyla mevsimlik olarak çalışan köylü kadınlar, dağlarda doğal ortamlarında yetişen yalancı iğdenin meyvelerini toplayıp, kazanlarda pişirdikten sonra elekten geçirerek marmelat yapıyor.
Uzundere Belediye Başkanı Halis Özsoy, muhabirine yaptığı açıklamada, ilçede kadınlar eli ile bir kalkınma hamlesi başlattıklarını söyledi.
Bu konuda tıbbi aromatik bitkilere ağırlık verdiklerini belirten Özsoy, "Kadınlarımız yörede bizim 'kişhan' dediğimiz aslında 'yalancı iğde' diye bilinen meyveyi topluyorlar. 5 vitamin ve 140 minareli bünyesinde barındıran bu meyve, Moğol hükümdarı Cengizhan'ın askerlerinin enerji depolamak için kullandığı bir yiyecek. Tabi bunun raf ömrünün uzun olabilmesi için pekmez haline getirilmesi lazım. Biz bu ürünümüzü pekmez haline getirdik. Atatürk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sezai Ercişli hocamızın da belirttiği gibi kansere karşı çok etkili bir meyve. Bunun yanında Prof. Dr. Mehmet Öz'ün çoğu programlarında yabani iğde olarak bahsettiği bu meyve birçok hastalığa iyi geliyor." dedi.
Özsoy, bu ürünlerin hazırlanmasını kadınlarla yaptıklarını dile getirdi.
Yöredeki sağlık ve pazar değeri olmayan ürünleri ekonomiye kazandırmayı hedeflediklerini belirten Özsoy, şöyle konuştu:
"Bu ürünleri 200'er ve 500'er gramlık kavanozlarda pekmez yaparak pazarlıyoruz. Erzurum Büyükşehir Belediyesi ile bizim oluşturduğumuz Uzundere yöresel ürünler satış stantlarında satma cihetine gideceğiz. Ben aynı zamanda tarih öğretmeniyim ve Türk tarihini de çok seviyoruz. Yalancı iğdenin Moğol tarihinde Cengizhan'ın askerlerine enerji ve şifa verici bir bitki olarak kullanıldığı tarihi belgelerle sabittir. Biz aslında yeniyi keşfetmiyoruz. Biz eskiden ecdadımızın bulduğu, kullandığı ürünleri tekrar yaşama geçiriyoruz. Yani fast food kültüründen, kola kültüründen uzaklaşıp tıbbi aromatik doğal bitkilerle beslenip, uzun süreli ve sağlıklı yaşamanın sırlarını aslında insanlarımıza göstermiş oluyoruz."
Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bilimleri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sezai Ercişli de "yalancı iğde"nin sağlık açısından çok faydalı olduğunu ifade ederek, üzerinde araştırma yaptığı meyvelerden birinin de "yalancı iğde" olduğunu ifade etti.
Meyvenin bölgede yoğun olarak bulunduğunu ve özellikle İç Anadolu ile diğer bölgelerde de yetiştiğini aktaran Ercişli, "Maalesef bu meyve ülkemizde yeterince fazla tanınmıyor. Bunu ne vatandaşlarımız ne de akademisyenlerimiz yeterince tanıyor. Bu meyve 'süper' kategorisini giren bir meyve. Çok önemli bir özelliği var. Bunun yetiştirilme tarihi çok eskilere dayanıyor. Çin İmparatorluğu, Moğollar ve Yunan mitolojisinde de geçiyor. Dünyada en fazla Çin ve Moğolistan'da bulunuyor. Yaklaşık yüzde 95'i buralarda. Bunun yanında Rusya, Türkiye, Azerbaycan, Litvanya, Letonya, Finlandiya gibi ülkelerde de bu bitkinin yetiştiriciliği var." diye konuştu.
A, C, ve E vitamini deposu
Prof. Dr. Ercişli, Türkiye'de bu meyvenin yabani olarak doğada yetiştiğini dile getirdi.
Diğer ülkelerde ise bu meyvenin kültür ürünü olarak yetiştirildiğini belirten Ercişli, şöyle devam etti:
"Diğer ülkelerde bu meyvenin bahçeleri kurulmuş. Yine İsviçre'de büyük bir firma bu meyvenin ticaretini yapıyor. Bu meyve çok bakımsız yerlerde yetişebiliyor. Yani kendi besinini kendi sağlıyor ve havanın azotunu tespit eden tek meyve. Erkek ve dişi ağaçları bulunan bu meyvenin dişi ağaçları meyve veriyor, erkek ağaçları meyve vermiyor. Dikenli bir bitki olduğu için hasadı zor. Hasadında, meyveli dallar koparılıyor, buzdolabında donduruluyor ve sonra herhangi bir yere çarpıldığı zaman meyveler dökülüyor. Yalancı iğdenin meyveleri çok önemli 'fitokimyasal' dediğimiz maddeler içeriyor. İnsan sağlığı açısından çok önemli. Bu fitokimyasallar yüksek oranda C, A ve E vitamini kaynağı. Bu meyvenin vitamin C içeriği portakalın 12 katı, vitamin A içeriği havucun 3 katı, yine vitamin E içeriği de oldukça yüksek bir meyve."
Türkiye'deki en yüksek antioksidan içeriğine sahip meyve yalancı iğde
Ercişli, bu meyvenin asıl önemli olan tarafının elde edilen yağı olduğunu vurguladı.
Yağının farklı özelliklere sahip olduğunu aktaran Ercişli, şöyle devam etti:
"En önemli özelliği 'anti agend' dediğimiz yaşlanmaya karşı kullanılmasından ileri geliyor. İçerisinde bulunan özellikle palmitoleik asit insan derisinde yenileyici ve onarıcı etkiye sahip. Dolayısıyla bunun kremi yurt dışındaki firmalarca üretilerek satılıyor. İkinci bir özelliği gıda değerinin çok yüksek olması. 190 civarında tespit edilmiş fitokimyasal içeriyor. İnsan sağlığı açısından akademik seviyede çalışmalar var, yayınlanmış makaleler var. Örneğin öksürüğe karşı, kan dolaşımına karşı kullanılıyor. Daha farklı özellikleri de var. Bunlar klinik olarak tespit edilmiş."
Yalancı iğdenin Türkiye'de yeterince bilinmediğine işaret eden Ercişli, "Diğer meyve türleriyle karşılaştırıldığında sürgünleri herhangi bir şekilde toprağa değdiği an yeni bitkiler oluşturuyor. Yine önemli bir özelliği de derin kök yapısı nedeniyle erozyonla mücadelede kullanılan bitki olması. Bu meyve Türkiye'de pek bilinmiyor. Türkiye'deki bütün meyvelerle karşılaştırıldığında en yüksek antioksidan içeriğine sahip meyve türü yalancı iğdedir. Bunun da sebebi içerisindeki fitokimyasallardır."